Mevcut Şehirlerin Rehabilitasyonu değil...
Yeni Şehirler
Küresel rekabet, çok büyük ağırlıkla "şehir ortamında ve yoğun insan kaynağıyla" sürdürülmektedir. Dünya nüfusunun bugün itibariyle %50'nin üzerinde bir kısmı, ancak şehirlerde sunulabilen, büyük yatırımlar gerektiren ekonomik ve sosyal vb. imkanlar sebebiyle "şehirlerde" yaşamaktadır ve bu oran giderek artmaktadır. Dünya ortalamasına göre 2050 yılında bu oran %70 olacaktır.
Her türlü gelişim, "insan zekasının kollektif güce dönüşmesine" ve dolayısı ile "akılcı şehirleşmeye" daha fazla bağlı hale gelmektedir.
Sonuç olarak; "doğru şehirleşemez isek, rekabet edemez ve bağımsızlığımızı kaybederiz"
Her türlü gelişim, "insan zekasının kollektif güce dönüşmesine" ve dolayısı ile "akılcı şehirleşmeye" daha fazla bağlı hale gelmektedir.
Sonuç olarak; "doğru şehirleşemez isek, rekabet edemez ve bağımsızlığımızı kaybederiz"
Lokasyon:
TÜRKİYE
Amaç:
Çok amaçlı
Yıl:
2021
Ölçek:
Ulusal
Neden
Yeni Şehirler ?
1.Mevcut şehirleri rehabilite etmek çok zordur. (Yoğun nüfus, rant beklentisi, kamulaştırma vb. maliyetleri, uzlaşma zorlukları, mevcut altyapı, eski eserler gibi kısıtlayıcılar, yerleşmiş alışkanlıklar vb.)
2.Mevcut şehirler, “yağ lekesi formunda” ve yanlış büyümüşlerdir. Bu durum, çeşitli tedbirlerle ancak rehabilite edilebilir, ancak yeni şehirlerin vaat ettiği kadar verimli bir yaşam sağlayacak seviyede düzeltilemez
3.Mevcut şehirleri iyileştirmek, çok zaman alacaktır. Başta İstanbul depremine hazırlık olmak üzere, halihazırdaki tüm şehir kaynaklı sorunları çözmenin en hızlı yolu, yeni şehirler kurmaktır